Mustafa SARIİPEK
Artan dünya nüfusu ve iklim değişikliğiyle birlikte, sürdürülebilir protein kaynaklarının önemi giderek artıyor. Kanatlı eti ve yumurta sektöründe üretici ve veterinerlere yönelik bütüncül çözümler sunan MSD Hayvan Sağlığı, hem gıda güvenliği hem de toplum sağlığı için çalışmalarını genişletiyor.
MSD Hayvan Sağlığı Kanatlı ve Balık İş Birimi Direktörü Mustafa Söylemez, sürdürülebilir protein arzının ancak bilim temelli ve önleyici sağlık uygulamalarıyla mümkün olduğunu belirterek, "Hayvan sağlığı olmadan insan sağlığını korumak mümkün değil" dedi. Söylemez, şirketin aşı teknolojileri ve dijital izleme sistemleriyle antibiyotik kullanımını azaltarak daha güvenli gıda üretimine katkı sunduğunu vurguladı.
BİYOGÜVENLİK VE AŞI
Kanatlı üretiminde hayvan refahını merkeze alan MSD Hayvan Sağlığı, biyogüvenlik ve aşı programlarını entegre biçimde uygulayarak zoonotik hastalıkların yayılmasını önlüyor. Söylemez, "Gıda güvenliği artık tarladan değil, çiftlikten sofraya başlıyor. Üreticiyi yalnız bırakmıyor, sahada onlarla birlikte çalışıyoruz" ifadelerini kullandı.
Tüketici güveninin şeffaflıkla kazanılabileceğini belirten Söylemez, ürünlerin izlenebilirliğine ve sürdürülebilir üretim süreçlerinin açıkça paylaşılmasına dikkat çekti.
MSD Hayvan Sağlığı, "Tek Sağlık" yaklaşımı çerçevesinde insan, hayvan ve çevre sağlığını birlikte ele alarak geleceğin güvenli gıda zincirini inşa etmeyi hedefliyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİR ÜRETİM İÇİN SAĞLIKLI HAYVANLAR ŞART
Kanatlı hayvanlar, çevresel ayak izlerinin düşüklüğü ve besin değerleriyle küresel sürdürülebilirlik hedeflerine önemli katkı sağlıyor. Ancak sağlıklı üretim olmadan bu katkı kalıcı hale gelemiyor. Mustafa Söylemez'e göre üretimin ilk halkasında yer alan hayvan sağlığı, zincirin en kritik noktalarından biri: "Çiftlik düzeyinde uyguladığımız koruyucu sağlık çözümleri hem hayvan refahını artırıyor hem de üreticiye ekonomik avantaj sağlıyor. Bu da doğal olarak sofralara daha kaliteli ve güvenilir ürünlerin ulaşmasını mümkün kılıyor."
GIDA GÜVENLİĞİ: TARLADAN SOFRAYA DEĞİL, ÇİFTLİKTEN SOFRAYA
Gıda güvenliği artık sadece gıda işleme aşamasında değil, hayvancılıkta kullanılan her uygulamada başlıyor. MSD Hayvan Sağlığı, biyogüvenlik önlemleri, aşı programları ve hijyen standartları ile üretim sürecini baştan sona kontrol altına alıyor. Mustafa Söylemez bu konuda da şunları söylüyor:
"Gıda güvenliğini sağlamak için üreticiyi yalnız bırakmıyor, sahada onlarla birlikte çalışıyoruz. Üretim süreci boyunca uygulanan sağlık ve hijyen önlemleriyle zoonotik hastalıkların yayılmasını engelliyor, antibiyotik direnci gibi global tehditlerle mücadeleye katkı sağlıyoruz."
TÜKETİCİ GÜVENİ ŞEFFAFLIKLA KAZANILIR
Tüketicilerin bilinç düzeyi artıkça, ürünün sadece kalitesi değil; nasıl üretildiği, hangi koşullarda yetiştirildiğinin de önem kazandığını belirten Söylemez, bu noktada şeffaflık ve izlenebilirliğin kritik hale geldiğini belirtiyor.
TEK SAĞLIK NEDİR?
Tek Sağlık, Dünya Sağlık Örgütü tarafından, işbirlikçi, çok sektörlü ve disiplinler arası bir yaklaşım olarak tanımlanmıştır. İnsan sağlığı ve hayvan sağlığı alanında çalışan kurumların hayata geçirdiği çok paydaşlı katılım yoluyla sağlık sorunlarını yönetmeye yönelik yaklaşımları kapsar. Antimikrobiyal direnç, zoonotik hastalıklar, vektör kaynaklı hastalıklar dahil olmak üzere büyük nüfus sağlığı sorunlarının üstesinden gelmek ve güvenli ve sürdürülebilir gıda temini sağlamak amacıyla insan, hayvan ve çevre sağlığı alanında paydaşlarla aktif olarak iş birliği yapılmasını teşvik eder.
TEK SAĞLIK ÇALIŞMA ALANLARI
Tek Sağlık çalışmasında amaç, hayvan, insan ve çevre ara yüzünde gıda güvenliği, antimikrobiyal direnç, zoonotik hastalıklar ve bağışıklama ile diğer sağlık olaylarının önlenmesi, tespiti ve bunlara müdahalede sektörler arasındaki iş birliğini analiz etmek ve geliştirmektir.
ANTİMİKROBİYAL DİRENÇ (AMR) HAKKINDA
AMR, bakteriler, virüsler, mantarlar ve parazitler zamanla değiştiğinde ve artık ilaçlara yanıt vermediğinde ortaya çıkar, bu da yaygın enfeksiyonların tedavi edilmesini zorlaştırır ve hastalığın yayılma, ağır hastalık ve ölüm riskini artırır.
BAĞIŞIKLAMA/AŞILAMA (AMR) VE ZOONOZ HASTALIKLAR HAKKINDA
Aşılar insanlarda ve hayvanlarda enfeksiyonları önler, uygun antibiyotik kullanımını destekleyebilir ve dirençli bakterilerin dolaşımını önleyebilir.
Zoonoz, omurgalı hayvanlardan insanlara doğal olarak bulaşan herhangi bir hastalık veya enfeksiyondur. 200'den fazla bilinen zoonoz türü vardır. Zoonozlar, insanlarda yeni ve mevcut hastalıkların büyük bir yüzdesini oluşturur.
Kuduz gibi bazı zoonozlar aşılama ve diğer yöntemlerle yüzde 100 önlenebilir. E. coli, Salmonella, şarbon, kuduz ve Lyme hastalığı gibi zoonotik patojenler, insanlarda ve hayvanlarda hafiften ciddi hastalıklara ve hatta ölüme kadar birçok farklı hastalığa neden olabilir.
BİYOGÜVENLİK HAKKINDA
Biyoteknoloji ve onun ürünlerinden kaynaklanan olası risklerin en aza indirilmesi için ülkelerce yapılan yasal denetim işlemidir. Biyogüvenlik, modern biyoteknoloji uygulama tekniklerini ve modern biyoteknoloji ürünlerinin insan ve hayvan sağlığı ile çevre üzerinde oluşturabileceği olumsuz etkilerin belirlenmesini ve belirlenen risklerin oluşma olasılığının ortadan kaldırılmasını ya da risklerin ortaya çıkması durumunda oluşacak zararların kontrol altında tutulması için alınacak önlemleri kapsamaktadır.