10208,76%-1,56
41,79% 0,15
48,73% -0,27
5724,11% -1,68
9886,33% 1,99
İsrail'in Gazze Şeridi'ne uyguladığı ablukayı kırmayı amaçlayan Küresel Sumud Filosu, İsrail ordusu tarafından durduruldu. Aralarında Türk milletvekillerinin de bulunduğu 500'e yakın aktivist tutuklanarak Negev Çölü'ndeki Katziyot Hapishanesi'ne gönderildi. Deniz hukuku uzmanı Avukat Selçuk Esenyel, yaşananlara ilişkin uluslararası hukuk açısından çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.
Nijerya’da kaçırılan gemicileri korsanların elinden kurtaran ve deniz hukuku alanında uzman isimlerden biri olan Avukat Selçuk Esenyel, İsrail güçlerinin Sumud Filosu’na müdahalesini değerlendirdi.
Esenyel, “Sivil bir insani yardım girişiminin şiddetle bastırılması ve insan hakları savunucularının alıkonulması, uluslararası hukukun temel normlarını hiçe sayan keyfi bir güç kullanımıdır” dedi.
“Freedom Flotilla Coalition” öncülüğünde 47 milletten 500’ü aşkın aktivistin yer aldığı 44 gemilik filo, Gazze’ye insani yardım ulaştırmak üzere yola çıkmıştı. Esenyel’e göre İsrail’in müdahalesi, karasularının ve bitişik bölgesinin dışında, yani açık denizlerde gerçekleşti ve bu durum uluslararası deniz hukukuna aykırı.
Esenyel, İsrail’in dayanak gösterdiği deniz ablukasının “San Remo Deniz Savaşı Hukuku El Kitabı” uyarınca meşruiyetinin tartışmalı olduğunu vurguladı:
“Bir ablukanın hukuken geçerli sayılabilmesi için ilanının, bildiriminin ve uygulanmasının usule uygun olması gerekir. Ayrıca sivillerin temel ihtiyaçlarına ulaşımını engelleyecek şekilde uygulanamaz. Gazze’deki mevcut insani durum, bu kriterlerin karşılanmadığını açıkça gösteriyor.”
Esenyel, Roma Statüsü uyarınca sivilleri aç bırakma yönteminin uluslararası nitelikteki silahlı çatışmalarda savaş suçu sayıldığını belirtti.
“İnsani yardımın sistematik biçimde engellenmesi, uluslararası hukukta bireysel cezai sorumluluk doğurur. Gazze’ye insani yardımın ulaştırılmasının engellenmesi, bu kapsamda değerlendirilmeli,” ifadelerini kullandı.
Esenyel, gözaltındaki tüm kişilerin, aralarında Türk vatandaşlarının da bulunduğu insan hakları savunucularının “derhal ve koşulsuz” serbest bırakılması gerektiğini vurguladı.
Ayrıca şu adımların ivedilikle atılması gerektiğini söyledi:
Gözaltındaki kişilere konsolosluk, tıbbi bakım ve avukat erişimi sağlanmalı.
Deniz koridoru oluşturularak insani yardımın güvenli geçişi teminat altına alınmalı.
İsrail makamları, ablukaya ilişkin tüm bildirim ve koordinatları şeffaf biçimde açıklamalı.
Roma Statüsü çerçevesinde delil muhafazası yapılarak uluslararası yargı mekanizmaları devreye alınmalı.
Son olarak Esenyel, uluslararası toplumun sessiz kalmaması gerektiğini belirterek, “Bu olay, sadece Gazze’ye insani yardım girişimi değil; aynı zamanda uluslararası hukukun, insan haklarının ve deniz özgürlüklerinin test edildiği bir örnektir” dedi.