10467,20%-0,16
41,95% 0,00
48,76% 0,13
5585,29% 0,34
9712,10% 0,00
Mustafa SARIİPEK
Muğla’nın Köyceğiz ilçesinde yapımı planlanan Balcılar Barajı ve entegre projeleri için açılan davada kritik bir duruşma daha yapıldı. Muğla 4. İdare Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, Balcılar ve Döğüşbelen mahalleleriyle Köyceğiz ve Dalyan’da yaşayan vatandaşlar katıldı. Davacılar adına Avukat Ömer Çelik, bilirkişi keşif raporuna yönelik itirazlarını sundu.
Mahkeme tarafından atanan yedi farklı disiplinden bilirkişinin 25 Mayıs 2025 tarihli ortak raporunda, çevre, orman ve biyoloji uzmanları projenin çevresel etkilerinin geri dönülemez boyutta olacağına dikkat çekti.
* Çevre Mühendisi, projenin orman kaybı ve su rejimi değişimiyle tarımsal üretimi daraltacağını,
* Orman Mühendisi, 91 binden fazla ağacın kesileceğini, orman ekosisteminin yok olacağını,
* Biyolog ise endemik Sığla ağacı ve arıcılığa can veren türlerin zarar göreceğini belirtti.
PROJE AKTİF FAY HATTI ÜZERİNDE YER ALIYOR
Duruşmada söz alan köylüler, projenin aktif fay hattı üzerinde yer aldığını ve büyük risk taşıdığını vurguladı. Namnam Çayı’nın baraja yönlendirilmesinin, Köyceğiz Gölü ve Dalyan Kanalı ekosistemini kurutacağına dikkat çekildi. Yerli halk, “Köyümüzün adı Balcılar; balımızı, geçimimizi ve doğamızı kaybetmek istemiyoruz” diyerek projeye karşı çıktı.
Mahkeme, bilirkişi raporları ve vatandaşların itirazlarını dinledikten sonra kararını açıklamak üzere duruşmayı sonlandırdı. Balcılar Barajı projesi, Köyceğiz-Dalyan Özel Çevre Koruma Bölgesi dahil geniş bir alanı etkileyebileceği gerekçesiyle bölge halkı ve çevreciler tarafından yakından izleniyor.
"ÇED RAPORU UYGUN DEĞİL"
Çevre etki değerlendirmesi için önemli olan, Çevre, Orman ve Biyoloji Uzmanları "ÇED Raporu UYGUN DEĞİL" dedi.
* Çevre Mühendisi: Projenin orman kaybı, su rejimi değişimi ve tarımsal üretim daralması gibi geri dönüşü zor zararlara yol açacağını, zeytinlikler, doğal sit alanları ve sazlık-delta sistemlerine ilişkin analizlerin eksik olduğunu belirtti.
* Orman Mühendisi: 91 bin 840 ağacın kesileceğini, orman ekosisteminin yok olmasının sel riskini artıracağını, baraj gölünün çabuk dolacağını ve geri kazanılması imkansız kayalık araziler kalacağını vurguladı.
* Biyolog: Proje alanında nesli tehlike altındaki endemik "Sığla Ağacı" (Liquidambar orientalis) da dahil olmak üzere yüzlerce bitki ve hayvan türünün yaşadığını, 3 günlük bir gözlemin yetersiz olduğunu ve çam balı üretimini sağlayan "çam pamuklu koşnili"ne geri dönülemez zarar verileceğini ifade etti.
YEREL HALK: "GEÇİM KAYNAĞIMIZ VE DOĞAMIZ YOK OLMASIN"
21 Ekim 2025'teki duruşmaya, davacılar olarak Balcılar, Döğüşbelen, Köyceğiz ve Dalyan'dan katılan yurttaşlar, söz hakkı alarak yaşam alanlarını ve geçim kaynaklarını tehdit eden projeye karşı çıktı. Yerli halk adına yapılan açıklamalarda şu görüşlere yer verildi:
"Barajın inşa edileceği bölge, geçtiğimiz haftalarda depremlere sahne olan aktif bir fay hattı üzerindedir. Dava dosyasına detaylar sunulmuştur. Burada baraj yapımı büyük bir risk taşımaktadır. Namnam Çayı'nın suyunun baraja aktarılması, Köyceğiz Gölü'nü ve onunla bağlantılı Dalyan Kanalı'nı besleyen suyu keserek bu eşsiz ekosistemleri kurutma tehlikesi taşımaktadır. Kırma-eleme tesisleri ve ocaklardan çıkacak toz, bölgenin can damarı olan arıcılığı ve narenciye üretimini bitirecektir. Köyümüzün adı Balcılar; balımızı, geçimimizi ve doğamızı kaybetmek istemiyoruz.
Bilirkişiler çok geniş bir havzayı etkileyecek bu projeyi değerlendirirken sadece çok sınırlı bir alanda inceleme yapmış, büyük resmi gözden kaçırmışlardır."
SONUÇ OLARAK;
Mahkeme, bilirkişi raporları ve dinlediği yerel halkın itirazlarının ardından kararını açıklamak üzere duruşmayı sonlandırdı. Balcılar Barajı projesi, yarattığı çevresel, ekolojik ve sosyo-ekonomik risklerle sadece bir bölgeyi değil, Köyceğiz-Dalyan Özel Çevre Koruma Bölgesi dahil olmak üzere çok daha geniş bir havzayı tehdit ediyor. Mahkemenin vereceği karar, bölgenin geleceği için belirleyici olacak.