10126,71%-2,35
41,95% 0,26
49,11% 0,15
5854,72% 0,55
9964,82% 2,80
Mustafa SARIİPEK
Muğla’nın Marmaris Hakan Tosun’un Dostları, gazeteci ve ekoloji aktivisti Hakan Tosun’un 10 Ekim gecesi İstanbul Esenyurt’ta uğradığı saldırı sonucu yaşamını yitirmesinin ardından yaptıkları açıklamada, “Hakan Tosun’u susturdular, biz konuşacağız” dedi.
Açıklamada, saldırıya ilişkin kayıp eşyalar, görüntülerin kimlerce servis edildiği ve delil niteliğindeki kamera kayıtlarının nasıl toplandığı gibi sorulara hâlâ yanıt verilmediği vurgulandı. İstanbul Emniyeti ve Valiliği’nden altı gündür hiçbir resmi açıklama yapılmadığına dikkat çekilerek, olayın üzerinin örtülmesine izin verilmeyeceği ifade edildi.
SİS PERDESİ KALKMADAN SUSMAYACAĞIZ
“Bu saldırının ardındaki sis perdesi kalkmadan susmayacağız” denilen açıklamada, Tosun’un yaşamı boyunca doğayı, emeği ve insan onurunu savunduğu hatırlatıldı. Ailesinin organ bağışı kararı da “Hakan, ölümüyle de yaşama can verdi” sözleriyle paylaşıldı.
Dostları, Tosun’un adını adalet mücadelesinde yaşatacaklarını belirterek, “Hakan Tosun’a ne oldu?” sorusunu yineledi.
YANITLANMAMIŞ SORULAR VAR
Açıklamada, “Üzgünüz, öfkeliyiz. Önümüzde yanıtlanmamış sorular var.
* Hakan’ın telefonu, cüzdanı, kimliği ve kamerası nerede? Bu eşyalar arandı mı, aranmaya devam ediliyor mu?
* Basına sızan görüntüler kim veya kimler tarafından, hangi amaçla seçilip bir araya getirilerek (kurgulanarak) servis edilmiştir?
* Delil niteliği taşıyan kamera kayıtlarını yasa dışı biçimde esnaftan alan kişiler hakkında herhangi bir gözaltı işlemi yapılmış mıdır?
* Kamuoyunda olayın kasıtlı bir eylem olduğuna ilişkin oluşan kuvvetli şüphelerle ilgili yürütülen bir çalışma var mıdır?
* Ve en önemlisi, bu saldırının arkasındaki gerçek sebep nedir?” soruları soruldu.
TEK SATIR AÇIKLAMA GELMEDİ
Açıklama şöyle devam etti: “Olayın gerçekleştiği tarih üzerinden 6 gün geçti. Ne İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nden ne de İstanbul Valiliği’nden tek satır açıklama gelmedi. Skandal uygulamaların karanlığında bırakılmak isteniyoruz. Polisin izlediği ama almadığı kamera kayıtlarını, saldırganın ailesi nasıl ve neden alıyor? Aynı kişiler olay hakkında bilgi veren esnafı, haber yapan gazeteciyi nasıl tehdit edebiliyor? Bu kişilerle ilgili bir işlem yapılmazken sanık ailesi tarafından kamera kayıtlarına el konulan esnaf hangi nedenle gözaltına alınıyor.
Bu saldırının ardındaki sis perdesi kaldırılmadıkça, soruşturma tüm yönleriyle açıklığa kavuşturulmadıkça, hiçbirimiz susmayacağız.”
HAKAN TOSUN, BU ÜLKENİN EKOLOJİ MÜCADELESİNİN BELLEĞİYDİ
“İkizdere’de taş ocağının gölgesinde, Akbelen’de kesilen ağaçların arasında, Samandağ’da yıkıntıların içinde, Validebağ’da, Kazdağları’nda, Munzur’da… Her yerde onun kamerası, mikrofonu ve sesi vardı.
O, doğayı, emeği ve insan onurunu savunanların tanığıydı; kayda alınmayanı kayda geçiren, görünmeyeni görünür kılan bir gazeteciydi.
Evinin yolunda, sıradan bir akşamda, sıra dışı biçimde yaşam hakkı elinden alındı.
Ailesi, onun vasiyetini yerine getirerek organlarını bağışladı. Hakan, yaşamı savunduğu gibi, ölümüyle de yaşama can verdi. Giderken bile yaşamı savunmaya devam etti.
Biz, dostları, yoldaşları, meslektaşları olarak söylüyoruz:
* Bu cinayet aydınlatılana kadar Hakan Tosun’un adını her yerde anacağız.
* Derin bir üzüntüyle, ama aynı zamanda kararlılıkla ve öfkeyle, bir kez daha soruyoruz: Hakan Tosun’a ne oldu?
Cevap alınmadan, adalet yerini bulmadan, Hakan’ın yarım bıraktığı sözü tamamlamadan durmayacağız. Çünkü onun kamerası gerçeğe dönüktü; şimdi o gerçeği açığa çıkarmak bizim boynumuzun borcu. Hakan Tosun’un anısı, adalet arayışımızda yolumuzu aydınlatmaya devam edecek.”