14116,84%-0,47
42,93% 0,07
50,59% 0,07
6164,34% -1,37
9978,67% -1,28
Mustafa SARIİPEK
Muğla’daki Boğaziçi Köyü, mitolojiden günümüze uzanan bir geçmişe sahip. Bizanslı tarihçi Stephanus’a göre, efsanevi kahraman Bellerofo’nun kanatlı atı Pegasos’unun çiftesiyle hayatını kaybeden arkadaşı Bargylos’un anısına bu bölgeye "Bargylia" adı verilmiş. Yüzyıllar içinde değişen zaman ve doğal koşullar, Boğaziçi Köyü'nün tarihi kimliğini modern bir doğal cennetle buluşturduğu yerdeki Tuzla Sulak Alanı göçmen kuşlar için kış mevsiminde mükemmel bir yaşam alanı konumunda. Burası her yıl binlerce Flamingo'ya ev sahipliği yaparak, bölgeyi doğa tutkunları ve kuş gözlemcileri için eşsiz bir mekâna dönüştürüyor.

ARALIK, OCAK VE ŞUBAT KONAKLAMA AYLARI
Kuzey bölgelerde havaların soğumasıyla birlikte göç yolculuğuna çıkan kuşlar, Ekim ayının sonu ile Kasım ayının başında Muğla’daki Tuzla Sulak Alanı ve Güllük Dalyanı’na ulaşmaya başlıyor. Kış aylarının ortasında, özellikle Aralık, Ocak ve Şubat döneminde kuş yoğunluğu en üst seviyeye çıkarken, bölge adeta doğal bir yaşam alanına dönüşüyor. Şubat ayının sonu ile Mart başında ise göçmen kuşlar yeniden kuzeye doğru hareketleniyor. Tuzla ve Güllük Dalyanı, bu süreçte kuşlar için geçici bir durak olmakla birlikte güvenli konaklama ve beslenme olanağı sunan hayati alanlar arasında yer alıyor.
ULUSLARARASI ÖNEME SAHİP
Tuzla Sulak Alanı, 2001 yılında IBA (Important Bird Area) tarafından dünyaca önemli kuş alanı ilan edildi. 2004’te Ulusal Sulak Alan Komisyonu tarafından koruma altına alınan bölge, Ramsar Sözleşmesi’ne aday sulak alanlar arasında yer alıyor. Ziyaretçi kuşlarla birlikte bölgede yıl boyunca yaklaşık 250 kuş türü tespit ediliyor.

BAKANLIK KORUMA ALTINA ALDI
Bölge, Tarım ve Orman Bakanlığı’nca 2019 yılında “Ulusal Öneme Haiz Sulak Alan" olarak tescil edilerek 22 Eylül 2021 tarihinde yönetim planı ve koruma bölgeleri onaylandı.
Milas ilçesi ile Güllük Deltası Sulak Alan alt havzasının güneybatısında Tuzla Gölü alt havza sınırları içerisinde yer alan Metruk Tuzlası 3 bin 376 hektar alanı kapsıyor. Bu alanın 283 hektarlık kısmı Hassas Koruma Bölgesi, 190 hektarlık kısmı Kontrollü Kullanım Bölgesi, 280 hektarlık kısmı ise Sürdürülebilir Kullanım Bölgesi olarak belirlendi. Bodrum’a 29, Milas’a 23 kilometre uzaklıkta.
KUŞLARIN YAŞAMSAL BESİN KAYNAĞI BOL
Tarım ve Orman Bakanlığı 4. Bölge Müdürlüğü’nün resmi sitesinde yer alan bilgilere göre Tuzla Gölü'nün hafif tuzlu ve acımsı suyu; kuşların yaşamsal besin kaynağı olan balık, deniz yosunları ve küçük canlıları barındırıyor. Bu sebeple Metruk Tuzlası Sulak Alanı'nda Gece Balıkçılı, Gri Balıkçıl, Alaca Balıkçıl, Büyük Ak Balıkçıl, Küçük Ak Balıkçıl, Flamingo, Tepeli Pelikan, Sumru, Kara Sumru, Pasbaş Patka, Elmabaş Patka, Uzunbacak, Kocagöz, Akça Cılıbıt, Halkalı Cılıbıt, Halkalı Küçük Cılıbıt, Dere Düdükçünü, Küçük Kumkuşu, Karakarınlı Kumkuşu, Kızkuşu, Poyrazkuşu, Çayır İncirkuşu, Çamurçulluğu, Kervançulluğu Ve Üveyik gibi kuş türlerini bolca görmek mümkün. Özellikle ev sahipliği yaptığı flamingolar sürü halinde havalandıklarında, pembe ve siyah kanatlarıyla gerçekten görülmeye değer bir manzara oluşturuyor.

HER YIL 250'YE YAKIN KUŞ TÜRÜ BULUŞUYOR
2001 yılında Önemli Kuş ve Biyolojik Çeşitlilik Alanları (İmportant Bird Area-IBA) dünyaca ünlü kuş alanı olarak belirlenip, 2004’de Ulusal Sulak Alan Komisyonu tarafından koruma kapsamına alındı. Her yıl 3 bin civarı flamingoya ev sahipliği yapan bölge göç yolları üzerinde ve zengin yiyecek deposuna sahip olması nedeniyle çok sayıda kuşlara da ev sahipliği yapıyor.
Koruma alanı olmasına rağmen 2017 yılında gerçekleşen kaçak avlanma nedeniyle bölgede eylem yapan resim, heykel, seramik ve el sanatları sanatçılarından oluşan Bargilya Sanatçılar Grubu sayesinde bölge çok daha sıkı korunur hale getirildi. Bu sayede de bölgedeki flamingo sayısı neredeyse iki katına çıktı.
Özellikle kış aylarında tabloları andıran görüntüsü ile flamingo sürüleri, kuş gözlemcilerinin yanı sıra vatandaşların da büyük ilgisini çekiyor.
GÜLLÜK DALYANI İLE TEK BİR EKOSİSTEM
Tuzla Sulak Alanı, komşu Güllük Dalyanı ve Halep Çamı Tabiatı Koruma Alanı ile birlikte yaklaşık 1180 hektarlık geniş bir ekosistemi oluşturuyor. Hafif tuzlu ve acımsı sular, balıklar, deniz yosunları ve küçük canlılar için zengin bir yaşam alanı sağlarken, kuşların beslenme zincirini de desteklemesiyle biliniyor.
YABAN HAYATI İÇİN DOĞAL SIĞINAK
Sulak alan çevresi kuşlarla birlikte su kaplumbağaları, yılan türleri, yaban domuzu, porsuk, tilki ve oklu kirpi gibi birçok yabanıl hayvana da ev sahipliği yapıyor. Yer altı suları ile beslenen metruk tuzla alanı ve dalyan sistemi, bölgenin tek bir bütün olarak korunmasını da sağlıyor.

MİTOLOJİDEN GÜNÜMÜZE BARGYLİA
Kuş cennetinin yaşadığı bölgeye bakacak olursak Boğaziçi Köyü’nün mitolojik geçmişi, Bizanslı Stephanos’un aktardığı bir efsaneye dayanıyor. Efsaneye göre kahraman Bellerophon’un kanatlı atı Pegasus’un çiftesiyle ölen arkadaşı Bargylos’un anısına kurulan kent, adını da buradan alıyor. Antik çağlarda Pegasus tasvirli sikkeler basan Bargylia, Karia Bölgesi’nin önemli yerleşimlerinden biri olarak son derece önem taşıyor.
ANTİK KENTİN TARİHSEL YOLCULUĞU
MÖ 5. yüzyılda Attika-Delos Deniz Birliği vergi listelerinde adı geçen Bargylia, Büyük İskender’in Karia’yı ele geçirmesiyle askeri üs olarak kullanıldığını tarihler yazıyor. Hellenistik Dönem’de gelişimini sürdüren kent, kayıtlara göre Pergamon Krallığı, Rodos ve Roma egemenliklerini yaşadı. Hristiyanlık döneminde ise piskoposluk merkezi konumuna ulaştı.
KAZILAR YAPILMADI, İZLER GÜNÜMÜZE ULAŞTI
Yine kaynakların aktardığı bilgilere göre, Bargylia’da bugüne kadar kapsamlı bir bilimsel kazı yapılmamış olsa da antik sur kalıntıları, tapınak temelleri, tiyatro ve odeon izleri, stoa kalıntıları, Roma dönemi su kemerleri ve Bizans surları günümüze ulaşan önemli yapılar arasında yer alıyor. Artemis Kindyas’a adanmış tapınak kalıntıları, kentin dini önemini de ortaya koyuyor.