9447,7%-1,72
38,01% 0,13
40,94% -0,41
3756,75% 0,70
6042,38% 1,03
Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan, partisinin İzmir İl Kongresi’ne katıldı. Kongre öncesi ilk olarak İl Kadın Kolları Teşkilat üyeleriyle bir araya gelen Arıkan, ardından İzmir Kemeraltı’nda esnaf ve vatandaşları ziyaret edip gençlerle buluştu.
Arıkan, partisinin il kongresinde yaptığı konuşmada gündeme ilişkin önemli mesajlar verdi. Ekonomiden dış politikaya, gençlerin gelecek kaygılarından adalet sistemine kadar pek çok başlığa değinen Arıkan, Saadet Partisi’nin çözüm önerilerini sıraladı. Kongre, büyük bir katılımla gerçekleşirken, Arıkan’ın konuşması sık sık alkışlarla kesildi.
6 ŞUBAT DEPREMLERİ VE YANLIŞ POLİTİKALARIN SONUÇLARI
Arıkan, 6 Şubat depremlerinin yıldönümü vesilesiyle depremzedelerin yaşadıkları sıkıntıları hatırlatarak şunları söyledi:
"Deprem bölgesinde halen temel ihtiyaçlar bile tam olarak karşılanmış değil. Konutlar söz verildiği kadar hızlı teslim edilmedi. İnsanlarımız konteynerlerde, çadırlarda yaşamaya mahkûm edildi. İşsizlik her geçen gün artıyor, esnaf kepenk kapatıyor. Keşke deprem vergileriyle dirençli şehirler inşa etseydik. Ama bunlar yapılmadı!"
Depreme karşı alınması gereken önlemleri sıralayan Arıkan, şu ifadeleri kullandı:
"İmar aflarını tarihe gömeceğiz. Kentsel dönüşümü rant değil, insan odaklı yapacağız. Deprem vergilerini amacına uygun kullanacağız. Afet yönetimini kriz anında değil, kriz öncesinde yapacağız."
ORDU VE YARGI SİYASETE ALET EDİLEMEZ!
Arıkan, yargı ve ordunun siyasete alet edilmesine sert tepki gösterdi:
"Bir devleti yıkmak için iki şey yeter! Birincisi, orduyu siyasete bulaştırırsınız. O zaman ordu, devleti ve milleti korumak için değil, makam ve gücün peşine düşer. İkincisi, yargıyı siyasete alet edersiniz. Bugün bazı hakimler ve savcılar cübbelerine parti rozeti takacak hale geldiyse, bu adaletin çöküşüdür! Adaleti sarsarsanız, toplumun temeline dinamit koymuş olursunuz."
Arıkan, "Yargının da ordunun da üzerinden ellerinizi çekin!" diyerek bu kurumların milletin olduğunu vurguladı.
ULUSAL TAŞIT TANIMA SİSTEMİNE TEPKİ
Arıkan, Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi'ne ilişkin endişelerini dile getirdi:
"Bu sistem hem cebimizi hem de özgürlüğümüzü tehdit ediyor! Arabamızla nereye gittiğimiz, ne kadar yakıt aldığımız, ne kadar harcadığımız izlenecek! Bu sistem yaygınlaşırsa tüketim karneleri devreye girebilir! Küresel şirketlerin eline verilmiş bir takip mekanizması asla kabul edilemez. Bu yüzden biz bu sisteme karşıyız!"
TÜRKIYE'NİN GERÇEK GÜNDEMİ EKONOMİDİR!
Arıkan, gerçek gündemin ekonomi olduğuna dikkat çekerek, yaşanan ekonomik krizden örnekler verdi:
"Asgari ücret cebe girmeden 2 bin lira eridi. 2 milyon emekli çalışmak zorunda. Bir ev sahibi olabilmek için 52 yıl birikim yapmak gerekiyor. Evlerin %31’inde çatı sızdırıyor. 16 milyon kişi evini ısıtamıyor! Bütün bunlar ekonomik krizin günlük hayattaki yansımalıdır."
GAZZE: "NE MEYDANDA NE MASADA TESLİM OLMAYACAK!"
Gazze'de yaşanan soykırıma dikkat çeken Arıkan, Netanyahu ve Trump'ın Gazze planına sert tepki gösterdi:
"50 bin insan katledildi! Gazze'nin üçte ikisi yerle bir edildi. Ama buradan ilan ediyoruz! Gazze, masada da teslim olmayacak! Gazzeliler kendilerine dayatılan hiçbir oyuna boyun eğmez! Emperyalistlerin planları, zalimlerin oyunları Gazzelilerin iradesini kıramayacak!"
Arıkan, uluslararası topluma çağrıda bulunarak şu sözleri söyledi:
"Kanlı imara, zalim mimara, sınır tanımayan pervasızlığa dur diyelim! Gazze, bu bölgenin kalbidir. O kalp durursa, sadece Gazze değil, tüm İslam coğrafyası yara alır."
