Mustafa SARIİPEK/MUĞLA
Maçın kısa özeti: Süper Lig'in 31. haftasında Galatasaray, sahasında ağırladığı Fatih Karagümrük karşısında 3-1'den geri dönüp 3-3'lük eşitliği yakalasa da galibiyeti çıkaramayıp Beşiktaş derbisi öncesi şampiyonluk yarışında kritik bir puan kaybı yaşadı. Galatasaray'ın gollerini; 3. dakikada Kerem Aktürkoğlu, 45+1. dakikada penaltıdan Sergio Oliveira ve 80. dakikada Sacha Boey atarken konuk ekibin gollerini 18. dakikada Mbaye Diagne ve 26 ile 30. dakikalarda Fabio Borini kaydetti. Galatasaray, 67. dakikada Mauro İcardi ile de bir penaltı vuruşundan faydalanamadı.
Galatasaray, 29 maç sonunda puanını 70 yaparken en yakın rakibi ikinci sıradaki Fenerbahçe ile puan farkını 7'ye çıkarabildi. Fatih Karagümrük ise 29 maç sonunda 41 puana ulaştı. ÖZET BU.
GELELİM MAÇA
Bu kadar istim üzerindeki ve rakibiyle son kalan maçlarda aradaki 6 puanlık farkın takım futbolcularında ister istemez psikolojik baskı olmasının doğal olduğunu söylüyor bu işin uzmanları. Tamam, diyecek bir şey yok. Maça baktığımız zaman çalınan ve çalınmayan düdükler, verilen penaltı ve özellikle ikinci yarıda oyunun idaresini elinden kaçıran bir hakem vardı sahada. Doğal olarak Galatasaray, Beşiktaş derbisi öncesi sahasında Fatih Karagümrük karşısında 3 puan amacındaydı. Sahaya da bunun için çıkmıştı. Fakat az daha Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olacaklardı. Ama hakem desteği de bu kez işe yaramadı. 64. dakikada Raschica’nın ceza sahası içinde yerde kalmasıyla hakem beyaz noktayı gösterdi. VAR’daki kontrol sonrası penaltıyı atmak üzere İcardi topun başına geçti. 68. dakikada kalecinin soluna Panenka deneyen İcardi’nin yavaş topunu kaleci Batuhan kontrol edip gole izin vermedi. Vicdanlı ve adaletli olmak gerekir. Sahada ter dökenlerin emeğine saygılı olmak gerekir. Galatasaray için bu dakikalarda çalınan penaltısını, tarafsız bir vicdanın kabul etmesi mümkün değil. Aynı pozisyonda penaltı verilmeyen çok sayıda maç saymak mümkün.
GÖRÜNMEYEN KÖYÜN KILAVUZLAR YANLIYSA NE OLACAK
Şampiyonluk için şu anda açıkça bir takımı söyleyemesek de doğal olarak en yakını Galatasaray. Fakat şimdiye kadar yapılanları göz önüne aldığımızdı “Görünmeyen köyün kılavuzlar yanlıysa ne olacak?” sorusunu da sormadan edemiyorum. Başka sorularım da var: (Bunlar sadece benim değil, spor camiasının da sorup cevabını alamadığı sorular)
* Karadeniz’de silahlı saldırıya uğrayan takımın saldırganları hala neden bulunmadı? Yoksa bulunmak mı istenmiyor?
* Şike yaptığı iddiasıyla bazı hakları elinden alınan kulüp ile ilgili ne yapıldı?
* FETÖ ile tek başına mücadele eden kulüp için neden başkaları elini bile kıpırdatmadı?
* Şampiyonluk sayısıyla ilgili federasyona yapılan müracaatın üzerinden aylar geçmesine rağmen hala cevap verilmedi.
* Ve saha içi mücadelesinde onlarca pozisyonlarda yenen haklar.
Sizce bu yanıtlar hala cevabını bulmazken bu takımın şampiyonluğunun engelleneceğini fısıldayanlar ne kadar yanılıyor dersiniz?
DAM ÜSTÜNDE SAKSAĞAN OLMADI YAZDIKLARIM
Tekrar maça dönüyorum. Saha dışında yöneticiler arasında yaşanan gerilim ve atışmalara neden hakeminden federasyonuna kadar kişiler etkili olur diye herkes soruyor. Ben de gerçekten bunun cevabını bulamadım. Bir maçta verilmeyen penaltının izdüşümü başkasında oluyor, karar penaltı. Her nedense bu penaltı kararları son birkaç yıldır hep şampiyon olan takımlar lehine çalındı. Raschica’nın ceza sahası içinde yerde kalmasıyla hakemin beyaz noktayı göstermesine sanırım Galatasaraylı taraftarlar da tepki göstermiştir. Gol olup olmaması o kadar önemli değil. Tabii ki bu benim düşüncem. Başkalarınınkine de saygı duyarım. İşler daha da kızışacak ve önümüzdeki hafta Beşiktaş Galatasaray maçı sanırım çok şeylere gebe.
