Pazar günü İstanbuldan İzmir/Ürkmeze doğru yola çıktım.
Yol boyu şiddetli rüzgar var. Normal şartlarda 200-250 km/h ile sol şeridi terörize eden malum arabalar bile rüzgarın şiddetinden orta şeridi sağa, sola yalpalayarak hız limitlerinde kat ediyor.
Akhisarda gökyüzüne yükselen atom bombası mantarına benzer bir bulut sol cenahta yükseliyor.
Radyo "Menderes ilçesinde orman yangını ve Adnan Menderes Havalimanında uçuşların askıya alındığından" bahsediyor.
Demek ki o hat trafiğe de kapanmıştır.
Rotayı Güzelbahçe üzerinden Seferihisar-Kuşadası yoluna çeviriyorum.
Rüzgar artık daha da şiddetli. Arabam titriyor sallanıyor. Uçtu uçacak.
Seferihisara girdiğimde ancak görüyorum ki ufuk boz bir karanlık ile kapalı.
Ve trafik duruyor.
Jandarma ve Trafik polisleri tüm araçları geri döndürüyor.
Buraya kadar her şey normal.
Nizami bir şekilde göbekten dönüp geldiğimiz yöne doğru seyretmemiz lazım.
Vay sen misin bu duruma düşen.
Aracını birbirinin üzerine süren mi istersin. Bir iki araç öne çıkacağım diye kaldırıma çıkan mı istersin. Kornasına abanan mı istersin. Bin türlü rezillik.
Sekiz on araç çecirmenin önünde şeridi kapatmış Jandarma ile tartışıyor.
"Ben emekli subayım" diye kimliği ile güvenlik güçlerinin üzerine yürüyen bir amca var.
"Benim abim savcı" diye geçmesine izin vermeyen pllisin yaka numarasını güya cep telefonuna kaydeden var.
"80 yaşında annem orada" diyen bir kadına Jandarma "112 tahliye ediyor. Siz ne yapacaksınız? dityor ama dinleyen kim?
Bu güruh hem şeridi kapatıyor. Hem de kendilerinin geçiş üstünlüğü olması gerektiği konusunda akılları sıra imtiyaz yarışında.
Bir teyze hem sigarasından derin nefes alıyor hem de "Yangın kim ya!" diye aracın camından bağırıyor.
Dediğim gibi çevirmeden en fazla iki kilometre sonrası kıyamet. Ama illa o cehenneme girecek bu arkadaşlar.
Biz niye böyleyiz arkadaş?
Ertesi gün o yoldan geçtim. Asfalt yer yer kapkara kül içinde. Yolun her iki yakası da yanmış kavrulmuş.
Yangın söndürme ekiplerinin üstü başı, yüzü gözü is içinde. Sabaha kadar uyumamışlar. Ve hala can hıraş mücadeleye devam ediyorlar.
İster emekli albay ol, ister abin savcı olsun, ister çakarlı araçlı zengin çocuğu ol yangın bu kardeşim, sana imtiyaz tanır mı?
Efendi gibi güvenlik güçlerinin talimatlarına uysan etrafını, diğer araçları terörize etmesen, yolu, şeridi kapatmasan olmaz mı?
Olmaz! Emin olun o güzelim ormanları yakan zihniyet ile bunların arasında karakter olarak zerre fark yok. Hep aynı düşük profil. Hep aynı psikolojik bozukluk.
Maalesef yangın bizim burada yer yer hala devam ediyor. Can siperane yangınla mücadele eden ekiplere minnettarız.